Gizli Bahçe, Yaşam Değiştiren Bir Dersi Nasıl Verdi?
Bir
çiçek tarlası, bir kadının gözlerini yaşanması mümkün olan dünyaya açar.
Puslu ve yağmurlu bir gündü. Arabayı eve doğru sürerken,
kızım dağın tepesinde bir şey göstermek istediğini söyledi. Bu yağmurda iki
saat sürecek olan yolculuğumuzu, gözümüzün önünde peçe gibi asılı duran siste
yapmak istemedim, ama kızım ısrar etti. Hele sis zirveye doğru kalınlaştıkça
geri dönmek istedim. Buna değecek hiç bir şey olamaz diye düşündüm. Tehlikeli
bir yola girdiğim için tedirgindim.
Kızıma arabayı durdurup bekleyeceğimi ve sis kalkar kalkmaz
da geri döneceğimi söyledim. ‘’O zaman
arabamı almak için beni garaja kadar götür.’’ dedi kızım.
‘’Ne kadar uzakta?’’ diye sordum.
‘’ Yaklaşık 3 dakika ‘’ dedi ‘’ Ben sürerim. Yola alışkınım.’’
Dağ yolunda 10 dakika kadar gittikten sonra ‘’3 dakika
demiştin’’ diye endişeyle sordum.
Gülümsedi ‘’Küçük bir sapma oldu ‘’ dedi.
Dar bir parkurdan aşağı inerken arabayı park ettik ve dışarı
çıktık. Eski çam iğneleriyle dolu kalın bir yol boyunca yürüdük. Büyük, siyah-
yeşil yaprak dökmeyen ağaçlar üzerimizde yükseldi. Yavaş yavaş bulunduğumuz
yerin huzur ve sessizliği, zihnimi ve yüreğimi doldurmaya başladı.
Sonra bir köşeyi döndük ve durduk. Şaşkınlıkla nefes aldım.
Dağın tepesinden inen kıvrımlar ve vadiler arasında, birkaç
dönümlük eğimli parlak çiçekler açan nergis nehirleri vardı. Bir renk karışımı-
en açık limon renginden en canlı somon rengine kadar- önümüzde bir halı gibi
parlıyordu. Güneş batmış ve çiçekler dağın altına çeşitli renkler dökmüş gibi
görünüyordu.
Merkezde mor sümbüllerden bir şelale ve mercan rengi laleler
vardı. Bu renk cümbüşünün içinde mavi küçük böcekler, safir kanatlı mücevherler
gibi nergislerin üzerinde çırpınıyordu.
Birden güçlü bir merak hissettim. Böyle bir bahçeyi kim
yaptı?... Niye?... Nasıl?...
Bahçenin içine doğru ilerledikçe bir levha gördük : ‘’
Sorduğunuzu Bildiğim Soruların Yanıtları’’
İlk cevap şöyleydi ‘’Bir kadın- İki El, İki Ayak ve Çok
Küçük Bir Beyin’’, İkincisi ‘’Her zaman Bir’’, Üçüncüsü ‘’1958’de Başladı’’ diyordu.
Eve döndüğümüzde gördüklerimizden çok etkilenmiştim bir süre
konuşamadım. En sonunda yavaş yavaş ‘’ O
dünyayı değiştirdi. ‘’ dedim. ‘’Her seferinde bir tohum ekti. Yaklaşık 40 yıl
önce başladı. Muhtemelen sadece bir fikir olarak başladı, ama o devam etti’’
İçimde bir merak… Hareketsiz kaldım. ‘’ Hayal et…’’ dedim.
‘’Eğer bir vizyona sahip olsaydım ve üzerinde çalışsaydım… Her gün birazcık, neyi
başarırdım?’’
Kızım bana baktı. Işıl ışıl gülümsüyordu. ‘’Yarın başla ‘’
dedi. ‘’Daha da iyisi… Bugün başla’’
Yorumlar
Yorum Gönder